Genellikle 40’lı yaşlardan sonra ani ateş basmaları, aşırı terleme, regl düzeninde meydana gelen değişimler, çarpıntı ya da üşüme gibi belirtiler ile kendini göstermeye başlayan menopoz birçok kadın için sıkıntılı süreçler arasında yer alır. Menopoz kadınlarda mens kanamasının bitmesi olarak tanımlanır. Bir kadının menopoza girdiğini söyleyebilmek için kesintisiz olarak 12 ay kesintisiz mens olmaması gerekmektedir. Çok yönlü bir değişim süreci olan menopozda kadınlar hem psikolojik hem de fiziksel birçok farklı problem ile karşılaşabilir, yaşam kalitesinde azalma meydana gelebilir.
Kadınların menopoz döneminde yaşadıkları bu olumsuzluklara, bu dönemde östrojen hormonu düzeylerinin aşırı miktarda azalması sebep olur. Östrojen azalması; gece terlemeleri, ateş basmaları, uyku bozuklukları, halsizlik, stres gibi menopoz belirtilerine yol açabilir. Ayrıca bu belirtiler ile birlikte damar sertliği (ateroskleroz), kalp hastalıkları ve kemik erimesinin (osteoporoz) ortaya çıkma riskinde artış gözlenir, cinsel organlarda ve idrar yollarında fonksiyon azalması durumuna bağlı olarak vajinada kuruluk ve tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları gözlenebilir.
Menopoz döneminde östrojen hormonu eksikliğine bağlı olarak ortaya çıkan problemler günümüzde hormon replasman tedavisi (HRT) ile etkili bir şekilde giderilmektedir. Tedavi sürecinde genellikle östrojen ve progesteron hormonları bir arada verilmektedir. HRT ile birlikte kapsamlı bir jinekolojik muayene, pap-smear, çeşitli kan ve idrar incelemeleri, mamografi ve meme ultrasonografisi de kesinlikle yapılmalı, eğer mümkünse kemik yoğunluğu ölçümü de bu testlere eklenmelidir. Hormon tedavisi menopozda oluşan şikayetleri azaltan etkili bir yöntemdir. Bu yöntem kemik yoğunluğunu iyileştirir, kemik erimesine bağlı kırık riskini azaltır, kan kolesterol seviyesini düşürür, diyabet riskini azaltır.
WhatsApp Destek